31 Ocak 2009 Cumartesi

Sinema Aşkı

İşler yolunda giderse, bir sene içinde mutfağına da iyice gireceğim sinema, televizyon hakkında bir blog oluşturmak ve izlediğim filmler hakkında fikirlerimi yazmaktır buradaki amacım. Film izlemek benim için bir hobi olmayı aşalı çok uzun zaman oldu. Sadece ''zaman geçirmek için'' film izlemek değil artık olay. Filmin içindeki her şey ile ilgileniyorum.. Belki hiç birinizin farketmediği figüranların Türkiye'de o işi 25ytl'den yaptığını biliyor musunuz ? Üstelik saatler öncesinden sete çağırılıp, işi bittiği halde saatler sonra gönderiliyorlar. ( evet, yaptım oradan biliyorum ben de.) Ülkemizde, çalışan insana ne kadar değer veriliyor orası tartışılır ama televizyon ve sinema sektöründe eğer ekipte ya da filmde diyaloglu olarak rol almıyorsanız emin olun hiç bir değeriniz yok. ''İnsana değer'' diye bir kavram yok. Diğer oyuncalara olan saygı da zaten tamamen yapmacık bir şey. Halbuki insanlar çekecekleri filmleri nefretle, öfkeyle değilde, işin zevkine varararak çekse, eminim filmlerin kalitesi bile yükselir. Mesela Fatih Aksoy'dan setteki ekip çok çekinir. Çünkü çok çabuk sinirlenip, aşırı parlayan bir insan sette. Bu onun disiplini mi, doğru mu yanlış mı eminim ki hepimizden farklı görüşler çıkar bu konuda ama pek de hümanist bir insan olmadığım halde, adam gibi muamele görmek herkesin hakkıdır. Çünkü kimse kimseden üstün değildir. Bunun yanında, Aşk Tutulması filminin yönetmeni Murat Şeker sette o kadar eğlenceli ki. Belki de bu tamamen kişinin ekibiyle olan samimiyetiyle alakalı olan bir şey ama o sette de herkes gayet disipli olduğu halde aynı zamanda da ilişkileri gayet sıcak. Mesela Sultan ahmet'te tarihi bir restorantta yapılan çekimde, masada oturan figürasyonun yeterince gülmediğini görünce, '' abi bu gecenin sonunda 300 Ytl girecek götüne, bırak bari verdiğin paraya değsin gül, eğlen '' diyerek hem FGR(figürasyon)'ye ne yapması gerektiğini söylemiş, hem de yorgun düşmüş seti güldürmüş, moralleri yükseltmişti. Anlatmak istediğim şey anlaşılmıştır sanıyorum. Ben istediğim bölümden mezun olduğumda, eğer bir gün yönetmenlik yapmaya karar verirsem, o zaman bu dediklerimi teoride değilde, pratik de açıkca görürsünüz zaten :)
Hadi artık filmlere geçelim :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder